İnsan, yaşadığı hayattan şikâyet eder çoğu zaman. Şanssız olduğunu, talihinin yaver gitmediğini, hayatın hep ona kötü davrandığını söyler. Herkes bir şeylerin değişmesini ister. Fakat çok azı, bu değişimin nereden başlaması gerektiğini bilir. Gerçek şu ki:
“Düşüncelerin neyse hayatın da odur. Hayatın gidişini değiştirmek istiyorsan düşüncelerini değiştir.”
Bu söz, kulağa basit bir öneri gibi gelebilir ama aslında hayatımızın tamamını özetleyen bir anahtardır. Çünkü hayat dışarıda değil; içeridedir. Ne düşünüyorsan onu yaşarsın. Ne hissediyorsan onu çekersin. Korkuların gerçeğin olur. Umutların yönün olur. Zihnin nereye odaklanıyorsa, kalbin oraya yönelir. Hayat seni değil, sen hayatı biçimlendirirsin; ama bunun farkında olmak, bir uyanışı gerektirir.
Zihninin Tohumları Hayatının Meyveleridir
Zihnimiz bir topraksa, düşüncelerimiz de o toprağa ektiğimiz tohumlardır. Neyi ekersek onu biçeriz. Negatif düşünceler, korku, endişe, öfke... Bunlar ekildiğinde, hayat bir süre sonra bunların karşılıklarını verir. Sürekli “başaramam” diyorsan, gerçekten başaramazsın. Çünkü o düşünce seni zincirler. Oysa “deneyebilirim” dediğinde bile, zincirler gevşemeye başlar. Koca bir ormanın ilk ağacı gibidir bir olumlu düşünce. Zamanla büyür, kök salar ve gölgesinde sana yeni bir hayat sunar.
Kurban Rolünden Kurtulmak
Kimi insanlar, hayatlarında olan biteni hep dış faktörlere bağlar. “Çocukluğum zordu, o yüzden böylesiyim.” “Ülke şartları böyle, elimden ne gelir?” “Beni kimse anlamıyor, kimse sevmiyor…” Bu cümleler farkında olmadan kişiyi çaresizliğe hapseder. Ama aslında zinciri dışarıdan biri takmadı; o zinciri sen kendi düşüncelerinle ördün.
Hayat seni kurban haline getirmez. Sen kendi düşüncelerinle kendini o rolde sabitlersin.
Peki ya artık bu rolden çıkarsan?
Ya artık şunu söylersen: “Geçmişim zordu ama geleceğim elimde. Şartlar ağır ama ben hafiflemeyi seçiyorum. Anlaşılmıyorum belki ama önce ben kendimi anlamaya başlayabilirim…”
İşte o an değişimin başladığı andır.
Düşünceler Duygulara, Duygular Kararlara Dönüşür
Bir düşünce, zihinde doğduğunda önce bir duyguya dönüşür. Sonra o duygu, davranışlarını etkiler. Ve zamanla bu davranışlar senin karakterini, hatta kaderini şekillendirir. Bu yüzden, bir düşünce asla “sadece bir düşünce” değildir. O, görünmez bir rotadır. Eğer bu rota karanlığa gidiyorsa, hayat da o karanlığa sürüklenir. Ama rotayı ışığa çevirirsen, hayatın aydınlanır.
Olumsuz İnançlardan Kurtulmak Özgürlüktür
“Ben yetersizim.”
“Ben değerli değilim.”
“Ben ne yaparsam yapayım sevilmem.”
Bu cümleler, birçok insanın zihninde yıllardır yankılanıyor. Belki çocukken duyduk, belki büyürken öğrendik. Ama artık bu zincirleri kırma vakti. Çünkü bu inançlar senin gerçekliğin değil, sadece kabul ettiğin düşünceler. Onları değiştir.
“Ben öğrenebilirim.”
“Ben yeterliyim.”
“Ben sevilebilir bir insanım.”
İnan, bu cümleler hayatını değiştirecek kadar güçlü. Çünkü senin en güçlü silahın, inandığın şeydir.
Zihinsel Temizlik: Her Gün Yeniden Başlamak
Tıpkı bedenimizi yıkadığımız gibi, zihnimizi de temizlemeliyiz. Her gün negatif haberlerle, korkutucu senaryolarla, kıyaslamalarla kirlenen zihnimiz, zamanla umutlarımızı da çürütür. O yüzden zihinsel temizlik şart. Sabahları kendine iyi şeyler söyle. Aynaya bak ve “Bugün yeniden başlıyorum.” de. Her gün küçük bir adım bile seni büyük değişimlere götürür. Yeter ki zihninde o yolu aç.
Kendi Hikâyeni Yeniden Yaz
Hayatın bir kitapsa, yazar sensin. Ama çoğumuz, sanki başkası yazıyormuş gibi hissediyoruz. Oysa kalem bizim elimizde. Geçmiş sayfaları değiştiremeyiz belki ama sonraki bölümler hâlâ yazılmamış. Ve o bölümlerde kahraman olmak senin elinde. Yeter ki kahramanca düşünmeyi öğren.
Küçük Düşünce, Büyük Değişim
Hayatını değiştirmek için büyük mucizelere ihtiyacın yok. Bazen sadece “yapabilirim” demen yeterli. Çünkü o küçük düşünce bir kıvılcım olur. O kıvılcım, bir gün ateşe dönüşür. Ve sen, o ateşle karanlığını aydınlatırsın. Değişim, önce içeride başlar. Ve içeride olan, bir gün dışarı taşar.
Başkasının Değil, Kendi Zihninin Peşinden Git
Hayat, başkalarının sana ne söylediğiyle değil; senin kendine ne söylediğinle şekillenir. “Sen yapamazsın” diyenler hep olacak. Ama sen “Ben deneyeceğim” diyebildiğin anda, onlar değil sen kazanırsın. Çünkü hayat seninle başlar, seninle devam eder. Ve sen neye inanırsan, hayat oraya doğru akar.
Direncin Değil, Değişimin Tarafında Ol
Hayatını aynı tutan şey, sadece alışkanlıkların değil; onları değiştirmekten korkan düşüncelerin. Ama unutma: Zor olan, düşünceyi değiştirmek değil; değişimden korkmaktır. Oysa sen değişimi seçersen, hayat sana yeni yollar açar. Yeni fırsatlar, yeni insanlar, yeni benlikler…
Ve o zaman anlarsın ki:
Hayatın değişmiş değil aslında, sen değişmişsin. Ve bu en güzel başlangıç.
Sürekli Şikâyet Zihniyetini Zehirler
Hayat hakkında sürekli şikâyet etmek, seni sadece olduğun yerde tutmaz; daha da geri çeker. “Neden hep benim başıma geliyor?”, “Hayat niye bu kadar zor?” gibi düşünceler, seni çözümden uzaklaştırır. Şikâyet, karanlığa bakıp orada kalmaktır. Oysa çözüm, düşünceyi değiştirip ışığı yakmakla başlar.
Şikâyet etme, düşünceni değiştir.
Düşünceni değiştir, hayatını değiştir.
Bahaneler Değil, Niyetler Hayatını Yönlendirir
Bahane üretmek kolaydır. Zaman yoktu, imkânım yoktu, kimse destek olmadı... Ama gerçekten isteyen, bahaneye değil niyete tutunur. Niyetin varsa, yol da çıkar; kapı da açılır. Olumsuz düşünceler bahaneleri besler, olumlu düşünceler ise yolları. Niyetini değiştir ki, yönün değişsin. Çünkü neye niyet edersen, oraya yönelirsin.
Zihinsel Konfor Alanı, Gelişimin Düşmanıdır
Aynı şeyleri düşünmek, aynı cümleleri tekrar etmek, aynı hayatı yaşamana neden olur. Zihinsel konfor alanı seni koruyor gibi görünür ama aslında gelişiminin önünde duran en büyük engeldir. Yeni bir hayat istiyorsan, önce yeni düşünceler edinmelisin. Risk almalı, konfor alanından çıkmalı, farklı düşüncelerle tanışmalısın. Çünkü değişim, rahatsızlıktan doğar.
İnandığın Şey, Kim Olduğundur
Kendinle ilgili ne düşünüyorsan, ona dönüşürsün. “Ben başarısızım” diyorsan, davranışların da bunu doğrular. “Ben değerliyim” dediğinde ise kendine göre yaşarsın. İnanmak sadece bir fikir değil, bir kimliktir. Kimi düşünceler seni küçültür, kimileri seni büyütür. Kim olmak istiyorsan, o şekilde düşünmeye başla.
Hayatını Yeniden Kodlamak Elinde
Zihin bir bilgisayar gibidir. Kodları neyse, çıktısı da odur. Çocukluktan beri bize yüklenen düşünce kalıpları bazen virüs gibi işler içimize: “Yetersizim, şanssızım, beceriksizim…” Ama artık bu kodları değiştirme zamanı.
Yeni bir hayat mı istiyorsun?
Yeni kodlarla başla:
“Güçlüyüm.”
“Yolumu seçebilirim.”
“Hayatım bana ait.”
Unutma, zihnini yeniden programladığında, hayatın da baştan yazılır.
Son Söz
Hayatında değişmesini istediğin ne varsa, önce düşüncelerinde başla. Çünkü hayat bir aynadır. Ne düşünüyorsan onu yansıtır. Karanlığı değiştirmek istiyorsan ışık yak. Ve o ışık, senin zihninde başlasın.
Unutma…
Düşüncelerin neyse hayatın da odur. Eğer hayatını değiştirmek istiyorsan, önce düşüncelerini değiştir. Çünkü değişim, sen ‘artık yeter’ dediğinde başlar.
Nitekim William Shakespeare; " Düşüncelerin neyse hayatın da odur. Hayatın gidişini değiştirmek istiyorsan düşüncelerini değiştir." sözünü günümüz Türkiye'sinde yaşasaydı söyleyemeyecekti. Ahmet TEKİN