google.com, pub-5635234458637791, DIRECT, f08c47fec0942fa0

Bir Gençlik Daha Harcanmaz Uğruna!

Ahmet Tekin

01-09-2025 23:31

Hayatın en kırılgan dönemlerinden biri gençliktir. İnsan, bütün heyecanlarını, umutlarını ve yarını olmayan bir coşkuyla hislerini gençliğinde tüketir. Gözünü karartır, kalbini hiç düşünmeden ortaya koyar, uğruna her şeyi göze alabileceği birine rastladığında hiç tereddüt etmez. Ve işte tam da o yüzden; bir insan gençliğini bir kez harcar.

Birine bütün zamanını, bütün duygularını, bütün hayallerini verdiğinde aslında telafisi olmayan bir sermayeyi sunmuş olursun. Çünkü gençlik, sadece bir defa yaşanır. Ve bu yüzden söylenen söz doğrudur: “Sakın bir daha bu kadar çok sevileceğini sanma. Çünkü kimse bir gençlik daha harcayamaz uğruna.”

Gençliğin Saflığı

Gençliğin sevgisi saf ve karşılıksızdır. O yaşlarda insanın kalbi, çıkar gözetmez; karşılığında bir şey beklemez. Sadece sevmek ister. Yarım kalmış cümlelerle, gece yarısı yazılan mektuplarla, göz göze gelince titreyen ellerle doludur o sevgi.

Bu yüzden gençlikteki sevgi, başka hiçbir dönemde bulunamayacak kadar güçlüdür. Çünkü kalp, henüz hayal kırıklıklarını tanımamıştır. Çünkü ruh, henüz incinmekten yorulmamıştır. Bu yüzden gençlikte verilen sevgi, en gerçek ve en yoğun olanıdır.

Ama aynı zamanda en çok tüketilen, en çok harcanan da odur. İnsan, gençliğinde sevmenin bedelini düşünmez. Ve bir gün fark eder: Artık o kadar kolay güvenemiyor, o kadar kolay bağlanamıyor, o kadar kolay fedakârlık yapamıyor. Çünkü gençliğini birine adamıştır.

Harcanan Yıllar, Geri Gelmeyen Zaman

Bir insana gençliğini adamak, sadece ona zaman vermek değildir. Aynı zamanda bütün ihtimallerini de ona bağlamaktır. Okumaktan, gezmekten, denemekten, keşfetmekten vazgeçip sadece bir insana tutunmaktır. O kişi kalbinin kıymetini bilmezse, geriye kalan sadece pişmanlık olur.

Gençliğini bir başkasının ellerinde harcayan kişi, yıllar sonra aynaya baktığında farklı bir insan görür. Yorgun, kırılmış, yorulmuş birini... Ve işte o zaman anlar: Bir gençlik daha harcanmaz. Çünkü gençlik, tekrar yaşanamayacak bir armağandır.

İkinci Bir Gençlik Yok

Zaman insanı değiştirir. Kalbi, beklentileri, bakış açısını değiştirir. Gençliğinde uğruna her şeyi göze aldığın şeyler, yıllar geçtikçe sıradanlaşır. Ve bir gün dönüp baktığında, gençliğinde yaşadığın coşkuyu bir daha aynı saflıkla hissedemezsin.

Bu yüzden “bir daha bu kadar sevilmeyeceksin” sözü gerçektir. Çünkü bir kalp, aynı saflıkla ikinci defa sevemez. Bir kalp, bir kez gençliğini harcadığında, bir daha o kadar cesur olamaz.

Kıymeti Bilinmeyen Sevgi

Gençliğinde birine verdiğin sevginin kıymeti bilinmezse, yarım kalan sadece bir ilişki olmaz; aynı zamanda içindeki çocuk da yarım kalır. O sevgi, kolay kolay bir daha gelmez. Bir kez kırıldığında, aynı saflıkla akmaz. Çünkü bir kalp, aynı yarayı ikinci kez açmaya cesaret edemez.

Sevginin kıymeti, onu harcayan değil, ona sahip çıkanla ölçülür. Gençliğini adadığın biri, eğer o değeri anlayamadıysa, bir daha kimse o kadar büyük bir armağanı eline alamaz. Çünkü gençlik, bir kez harcanır.

Sevgiyle Yorgunluk Arasında

Gençliğinde tüm kalbiyle seven biri, ilerleyen yıllarda daha temkinli olur. Artık daha az bağlanır, daha az güvenir, daha az cesur olur. Çünkü bilir ki, bir kez bütün hayatını adamak pahalıya mal olmuştur.

Bundan sonra sevgi vardır elbette; ama ihtiyatlıdır. Artık kimseye körü körüne bağlanmaz. Çünkü kalp öğrenmiştir: Bir gençlik daha harcanmaz.

Sonsuza Kadar Değil, Bir Kere

Gençlik sevgisi sonsuza kadar sürmez belki, ama ömrün sonuna kadar hatırlanır. Çünkü o sevgi, ilk defa yanmanın, ilk defa yanılmanın, ilk defa bağlanmanın hatırasıdır. Herkesin içinde, saklı bir yerlerde o sevgi yaşamaya devam eder.

Ve işte bu yüzden, bir daha kimseyi aynı şekilde sevemezsin. Çünkü kimse için bir gençlik daha verilemez.

Gençliğin Cesareti, Yılların Tedbiri

Gençlikte insan, cesur ve gözü karadır. Kalbinin sesini dinler, aklını çoğu kez susturur. Çünkü hayatın yorgunluğunu henüz tatmamıştır. Bu yüzden gençlikte sevgi, bir yangın gibidir; hızlı, yakıcı ve geri dönülmez.
Ama yıllar geçtikçe o yangın, ihtiyatlı bir ateşe dönüşür. Çünkü yaşanan her acı, insanın kalbini daha dikkatli olmaya zorlar. Artık kimseye aynı ölçüde güvenemez, aynı ölçüde kendini bırakamaz. Ve işte o zaman anlar insan: Gençlikteki o cesur sevgi, yalnızca bir kere yaşanır.

Fedakârlığın Sınırı

Gençlikte, sevilene karşı gösterilen fedakârlığın sınırı yoktur. Uykusuz geceler, kilometrelerce yollar, içten gelen bir sabır… Hepsi uğruna sevilene armağan edilir. Çünkü kalp, karşılığını düşünmez, sadece vermek ister.
Ama zamanla, insan anlar ki fedakârlık da ölçülü olmalıdır. Gençliğini harcayarak gösterilen sınırsız fedakârlık, geri dönmez bir kayıptır. Çünkü harcanan sadece zaman değildir; hayaller, enerjiler, umutlar da onunla beraber gider. Ve ikinci kez aynı coşkuyla bu fedakârlığı kimse yapmaz.

Kayıpların Öğrettiği Ders

Her kayıp, insanı olgunlaştırır. Gençlikteki kayıplar ise en derin izleri bırakır. Çünkü o dönemde verilen her şey en saf duygularla verilmiştir. Geriye kalan boşluk, insana sabrı, kabullenişi ve yeniden başlamayı öğretir.
Ama bu öğretinin bir bedeli vardır: Artık aynı saflıkla sevilmez. Bir kez düşen kalp, ikinci kez aynı noktadan atlamaz. Bir kez incinen ruh, aynı yarayı yeniden açmaz. Bu yüzden gençlikteki o büyük sevgiler, bir daha aynı şekilde yaşanamaz.

Zamana Direnen Hatıralar

Gençlikte harcanan sevgi, bitse bile hatırası kalır. Bir şarkıda, bir sokakta, bir fotoğrafta aniden karşına çıkar. Kalbinde yeniden sızlar, gözlerine eski bir hüzün çöker. Çünkü gençliğin izleri, zamanla silinmez; sadece kabuk bağlar.
Her ne kadar yeni sevgiler, yeni hayatlar olsa da gençlikteki o ilk yoğunluk unutulmaz. Belki artık aynı saflıkla yaşanmaz, ama içte hep bir yerde saklanır. İşte bu yüzden kimseye aynı şekilde sevilemeyeceğini bilirsin. Çünkü bir gençlik daha harcanmaz.

Gençlik Sevgisinin Tekrarı Yoktur

Birçok insan hayatı boyunca sever, bağlanır, belki defalarca aşık olur. Ama gençlikteki o ilk derinlik, o ilk cesaret, o ilk feda ediş asla tekrarlanmaz. Çünkü bir kez yaşanmış, bir kez harcanmıştır.
Gençlik sevgisi, bir kitabın ilk sayfası gibidir; diğer sayfalar ne kadar dolu olursa olsun, ilk cümlenin etkisi unutulmaz. Sonrasında yaşanan her şey değerlidir elbette, ama o gençlik coşkusu bir daha geri gelmez. İşte bu yüzden, birine gençliğini verdiysen, bil ki en büyük armağanını çoktan sunmuşsundur.

Son Söz

Bir kalbin en kıymetli armağanı, gençliğinde verdiği sevgidir. O sevgi, karşılık bulursa ömür boyu hatırlanır. Karşılık bulmazsa, ömür boyu sızlar. Ama bir gerçek hiç değişmez: Kimse için ikinci bir gençlik yoktur. Sakın bir daha bu kadar çok sevileceğini sanma; çünkü kimse bir gençlik daha harcayamaz uğruna. Ahmet TEKİN

DİĞER YAZILARI Bir İnsanın Eğitimi Yalnızca Kitaplarla Ölçülmez 01-01-1970 03:00 Çoğu İnsanın En Büyük Hatası, Başlamadan Önce Mükemmel Şartları Beklemesidir 01-01-1970 03:00 Hayat Kısa Değil, Sen Onu Boşa Harcıyorsun 01-01-1970 03:00 Bazen Sevmediğinden Değil, Yorulduğundan Vazgeçersin 01-01-1970 03:00 Kadınların Sessizce Tiksindiği Adam Rolleri: İlişkilerde Kayıp ve Yanlış Anlamalar 01-01-1970 03:00 Eğer Mutsuz Olmak İstemiyorsan Kalbini Sadece Kıymet Bilene Aç 01-01-1970 03:00 İkinci Şans Birincisine İhanettir 01-01-1970 03:00 Gerçek Zenginlik: Az Şeye İhtiyaç Duyabilmek 01-01-1970 03:00 Ölümden Korkan İnsan, Yaşayan Bir Köledir 01-01-1970 03:00 Gerçek Gücün Sessiz Tanığı: Vazgeçebildiklerimiz 01-01-1970 03:00 UMUT: ZENGİNİN LÜKSÜ, FAKİRİN EKMEĞİ 01-01-1970 03:00 Değerlisin Ama Değer misin? 01-01-1970 03:00 Kendi Devrimini Yapmadan Dünya Değişmez 01-01-1970 03:00 Düşüncenin Gücüyle Yeniden Başlamak 01-01-1970 03:00 “Seveceksen Ölçülü Sev Ki Sevgin Uzun Sürsün” 01-01-1970 03:00 Son Sığınak: Tavrını Seçme Özgürlüğü 01-01-1970 03:00 Herkesi Sev, Azına Güven, Kimseye Kötülük Etme 01-01-1970 03:00 SEVGİ YER DEĞİŞTİRDİ 01-01-1970 03:00 DÜNYADA HİÇBİR ŞEY SANA AİT DEĞİL… SEN NEYİN PEŞİNDESİN? 01-01-1970 03:00 Kusurları Sevmek: Aşkın Gerçek Yüzü 01-01-1970 03:00 İnsanlığa Yenilmek 01-01-1970 03:00 Seven İnsan Veda Eder mi? 01-01-1970 03:00 Sevmek Başkadır, Beklemek Bambaşka Bir Hikâye 01-01-1970 03:00 Kötülüğün Gölgesinde İnsan: Kimse Kendi İsteğiyle Kötü Değildir 01-01-1970 03:00 Aşk Yalan Söyler mi? 01-01-1970 03:00 Sevdiğin Her Şey Kaybolabilir Ama Sevgi Geri Döner: Hayatın Döngüsünde Kayıp ve Umut 01-01-1970 03:00 AKLIN IŞIĞINDA: BİLGİNİN DOĞUŞU VE İNSAN ZİHNİNİN YARATICI GÜCÜ 01-01-1970 03:00 Sessizliğin Suçu: Haksızlığın Cezasız Kalması 01-01-1970 03:00 YALANIN GÖLGESİNDE GÜVENİN KIRILGANLIĞI 01-01-1970 03:00 Dostluk: Göründüğü Gibi Olmak ve Olduğu Gibi Görünmek 01-01-1970 03:00 Başlıksız İktidar: Güç Arzusu Olmadan Yönetmek Mümkün mü? 01-01-1970 03:00 DEMOKRASİ, EĞİTİMLİ HALKIN REJİMİDİR: CEHALETİN GÖLGESİNDEKİ SANDIK 01-01-1970 03:00 Kanun ve Adet, Zorla Değil İyilikle Yerleşirse Adalet Olur 01-01-1970 03:00 Demokratik Devletin Temeli Özgürlüktür 01-01-1970 03:00 Güç ve Adalet: Sessizlerin Çığlığı, Kudretlilerin Sessizliği 01-01-1970 03:00 Aptallığın Sonsuzluğu: Düşünmenin Tembelliği, İnsanın Felaketi 01-01-1970 03:00 Adaletin Olmadığı Yerde Ahlaktan Bahsedilemez 01-01-1970 03:00 Devletlerin Refahı: Para mı, Adalet mi? 01-01-1970 03:00 HÜKMETMEK KOLAY, İDARE ETMEK ZOR: KENDİMİZE HÜKMETMEYİ ÖĞRETEN HÜKÜMET 01-01-1970 03:00 Hiçbir Şey Güzel Olmayacak! 01-01-1970 03:00 Hukuk Mu, İktidarın Aracı mı? Adaletin Çift Standartlı Yüzü! 01-01-1970 03:00 Adalet Sistemi: Güçlüler İçin Özgürlük, Zayıflar İçin Cezalandırma mı? 01-01-1970 03:00 Uzayan Davalar ve Mağduriyetler: Yargı Süreçleri Nasıl Hızlandırılabilir? 01-01-1970 03:00 Ekonomide Büyüme mi, Derinleşen Kriz mi? 01-01-1970 03:00 Adalet ve Özgürlük Tartışması: Yargı Reformları mı Siyasal Baskılar mı? 01-01-1970 03:00 Eski Türkiye ve Yeni Türkiye: Nereye Gidiyoruz? 01-01-1970 03:00 Türkiye’nin Ekonomik Çıkmazı: Siyasi Kararların Gölgesinde Bir Kriz 01-01-1970 03:00 Umutsuzluğun Gölgesinde Yaşam: Ekonomik Çıkmaz ve İntihar 01-01-1970 03:00 Sevilmeye Bırakmak 01-01-1970 03:00 Gerçek Aşk: Şans Oyunlarından Bir Adım İleri 01-01-1970 03:00 Sevgi ve Yaşam Arasında Bir Denge Arayışı 01-01-1970 03:00 Haykırış ve İsyan: Sevginin Çığlığı 01-01-1970 03:00 Paranın Gölgesinde Sevgi 01-01-1970 03:00 Maskelerin Ardında ki Gerçeklik: Duyguların Gizli Dansı 01-01-1970 03:00 Sevgi: İnsanlığın En Değerli Hazinesi 01-01-1970 03:00 İnsanın Yapabildikleri ve Yapamadıkları 01-01-1970 03:00 Sevmek mi Günah Sevmemek mi? 01-01-1970 03:00 Din, Yanılsama ve İnsan Psikolojisi Üzerine 01-01-1970 03:00 Para ve Güç: İnsanlık Tarihi ve Modern Dünyadaki Etkileri 01-01-1970 03:00 Topluluk Yönetiminin Üstünlüğü: Çoğunluğun Yargısının Gücü 01-01-1970 03:00 Adaletin Kaynağı ve Hukukun Devlet Üzerindeki Rolü 01-01-1970 03:00 Özgürlüğün Sorumluluk Yükü ve İnsanların Bu Yükten Kaçış Eğilimi 01-01-1970 03:00 Bilge İnsanlar Konuşur Çünkü Söyleyecek Bir Şeyleri Vardır; Aptal İnsanlar Konuşur Çünkü Bir Şey Söylemek Zorundadırlar 01-01-1970 03:00 Bir İşe Başlamadan Önce Her Şey İmkansız Gibi Görünür: Başlama Cesaretinin Gücü 01-01-1970 03:00 Ekonomik Uçurum: Paranın Bekçileri 01-01-1970 03:00 Yanlış Yoldan Gitmenin Kolaylığı 01-01-1970 03:00 Kişilerin Başaklara Benzemesi: Olgunlaşma Süreci Üzerine Bir İnceleme 01-01-1970 03:00 Korkuyla İtaat Eden Kötü Adamlar, Sevgiyle İtaat Eden İyi Adamlar Üzerine Bir Düşünce 01-01-1970 03:00 Atatürk: Türk Milletinin Varoluşunu Koruyan Evrensel Lider 01-01-1970 03:00 Parayı Elde Etmekten Daha Zor Olan: Onu Korumak ve Büyütmek 01-01-1970 03:00 Sağlık ve Para Paradoksu: Hayatın İki Ucu 01-01-1970 03:00 Hayatın Gerçek Zenginliği: Sağlık Üzerine Bir Düşünce 01-01-1970 03:00 Başarı: Bir Yolculuk, Bir Varış Noktası Değil 01-01-1970 03:00 Dünyayı Değiştiren Çılgınlar: Büyük Değişimlere İmza Atanlar 01-01-1970 03:00 Çok Bakarsan Odak Noktanı Kaybedersin 01-01-1970 03:00 Beklentiler ve Hayal Kırıklıkları Üzerine: Neden Yüksek Beklentiler Hayal Kırıklığına Yol Açar? 01-01-1970 03:00 Gizli Güzellikler: Hayatın İnceliklerini Fark Etme Sanatı 01-01-1970 03:00 Korku ve Cesaretin İnce Çizgisi: Her Gün Ölmek mi, Bir Gün Ölmek mi? 01-01-1970 03:00 Gözlemle, Sus, Dinle, Az Yargıla, Çok Sor: Bilgelik Yolunda Beş İlke 01-01-1970 03:00 İyi İnsanların Gücü ve Cezalandırılmasının Şiddeti 01-01-1970 03:00 İnsan Anlam Arayışında Olan Bir Varlıktır 01-01-1970 03:00 Konuşma Sanatı: Aklın Kullanımı Üzerine Bir İnceleme 01-01-1970 03:00 Giden ve Ölen: İnsanın İki Büyük Acısı 01-01-1970 03:00 Eğitim ve Demokrasi: Bir Toplumun İnşası 01-01-1970 03:00 Fikir ve Düşünce Arasındaki Fark 01-01-1970 03:00 Geçmişteki Hataları Hatırlatmanın Zararları: İyileşme Sürecine Saygı Gösterin 01-01-1970 03:00 Gazi Mustafa Kemal Atatürk Döneminde Sığınmacı Yasası ve İskan Politikaları 01-01-1970 03:00 Büyük İskender'in Son Üç Arzusu ve Hayatın Gerçek Değerleri 01-01-1970 03:00 İyi ve Kötü: Aydınlık ve Karanlık Üzerine Bir İnceleme 01-01-1970 03:00 Güler yüzlü İhanet: İki Yüzlü İnsanlarla Baş Etmenin Yolları ve Stratejiler 01-01-1970 03:00 Ahmet Tekin'in Kaleminden: Aristoteles'in Mutluluk Anlayışı Üzerine Bir İnceleme 01-01-1970 03:00 Aristoteles'in Anıtı Üzerine: Atinalılar ve Himeraeos'un Trajik Hikayesi 01-01-1970 03:00 19 Mayıs: Bir Milletin Yeniden Doğuşu 01-01-1970 03:00 Mutluluğun Anlamı: Ahmet Tekin'in Perspektifinden Bir Değerlendirme 01-01-1970 03:00 Kendini Bulmak ve Mutluluğun Yolu 01-01-1970 03:00 Sevgi, Gurur ve Özgürlük: İnsanı Anlamak 01-01-1970 03:00 Düşüş Anında Yakalayamadığımız Şeyler: Reflekslerin Gücü ve İnsan İlişkilerindeki Rolü 01-01-1970 03:00 Çeşitlilik İçinde İnsanlık: Kevaşe, Suriyeli, Hırsız ve Arsız 01-01-1970 03:00 Kayıp ve İyileşme Üzerine Düşünceler 01-01-1970 03:00 Gerçek Zenginlik: Hayat Deneyiminin Derinliği ve Anlamı 01-01-1970 03:00 Değişim ve İnsanın Doğasındaki Acı 01-01-1970 03:00 Stresin Kaynağı Olarak Geçim ve Ölüm: İnsan Psikolojisi Üzerindeki Etkileri 01-01-1970 03:00 Modern İlişkilerin Dinamikleri: Aşk, Özgürlük ve Tek Başına Olma 01-01-1970 03:00 Dünyanın Kiralık Sevgilerle Dolu Yüzü: Sevgi ve Açlık İlişkisi 01-01-1970 03:00 Cesaret ve Korkaklık Arasındaki İnce Çizgi: Korku Üzerine Düşünceler 01-01-1970 03:00 Evrenin Gizemli Dansı: Zaman, Mekân ve Kuvvet 01-01-1970 03:00 Modern Dünyanın İronisi: Para ve İnsanlık 01-01-1970 03:00 Cesaret, Güç ve Fikir: İnsanın İçsel Yolculuğu 01-01-1970 03:00 Unutma Ki Unuttun Beni: Unutulanlar Asla Unutmaz! 01-01-1970 03:00 Değerli Olma Üzerine Bir Bakış Açısı: Başarı ve Değer Arasındaki Fark 01-01-1970 03:00 Aşırı Samimiyet, İyilik ve Sevginin Tehlikeleri: Denge Esas Alınmalı mı? 01-01-1970 03:00 Günümüz Dünyasında Yönetim ve Uyku Arasındaki İnce Dengeler 01-01-1970 03:00