Tura Türk
HV
10 ARALIK Çarşamba 06:59

Aydınlıktakiler ve karanlıkta kalanlar

Kemal Albayrak
Kemal Albayrak

PKK’ya açılan alanlar keyfi kararlarla verilirken, masumlara aynı haklar tanınmıyor. Çünkü kirli düzene alet olmayı reddedenler, karanlığın hedefidir. KHK hukuksuzluğu da bu yüzden giderilmiyor.

Toplumda itibar kaybetmek, kazanmaktan çok daha tehlikelidir.

Köle ahlakı, her kötülüğe onay verendir. Ahlak ise hür iradeyle doğru olanı yapabilmektir. Üst insan, kimliklere göre değil; değerler yaratan, ahlaklı ve erdemli insanların karakter senfonisiyle tanımlanır. Geçmişi doğru anlayarak geleceği daha iyi kurar, bunu da davranışlarında ortaya koyar ve uygular.

Bir plan meşruiyetini, koltuk ve gücü sömürü odaklarından almak üzere tasarlanıyorsa ve bu uğurda değerler yok ediliyorsa, bu durum yalnızca yandaş köleleri memnun eder.

Ülkeler arasında elbette her alanda ilişkiler ve karşılıklı ziyaretler olur. Buna itiraz edilemez; ancak esas olan, ortak değerlerin korunması ve karşılıklılık ilkesidir.

Ülkemize gelen Papa’ya yönelik subliminal bir mesaj eşliğinde okunan şu dizelerde:

“Ey bizden seçilen elçi,
Yüce bir davetle geldin,
Sen bu şehre şeref verdin,
Ey sevgili hoş geldin…”

Bu sözlerin tonu neydi? Kıyafetler kimlerin elbisesiydi? Her şeye karışan, saray sofralarının dalkavukları olan ve din ticareti yapanların dilleri mi kurudu da bu tabloyu aydınlatamıyorlar? Karanlıkta kalış, aklın bir hilesi mi? Hırs ve ihtiraslar, rasyonel düşünmeye engeldir. Düşüncedeki bu sessizlik neden? Esir zihinler sorumluluk almaz, güce boyun eğer. Oysa masumiyet, insafsız avcılara tesir etmez; çünkü aklın ipotek altına alınışı, her kötülüğü olağanlaştırır.

Şair Nabi, “Ümit ağacına döktüğümüz yüz suyunu buhurdana dökseydik, kabuğu bile canlanırdı” der. Eğer bu rezil tabloyu muhalefet yapsaydı, eleştiri bombardımanının dozunu düşünün!

Tanpınar, “Her bozulan şey düzelir, ama insan bozuldu mu tedavisi zordur” derdi. Yaşar Kemal de “Yok olmuş, dışlanmış, ölüme terk edilmiş insanlara ölümü göstersen, ölüme bile itiraz ederler” der.

Sömürü odaklarından ve güç kirliliğine bulaşmış odaklardan muhabbet beklenmez. Muhannetlerden sevgi umulmaz.

Cumhuriyet’in bize mirası, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesidir; sömürü güçlerinin değil! Aydınlıkta olanların düşünce yolculuğu budur. Karanlıkta kalanların yolculuğu ise esarettir.

Victor Hugo, Sefiller romanında, “Devlet yönetiminde toplumsal, siyasal ve ekonomik adaletsizlikler sürdüğü sürece, insanların acıları da sürecektir” der. Sefilliği yalnızca yoksulluk olarak değil; güç ve kirli düzenin kirliliklerini onaylamak olarak tanımlar. Sefillik, iktidar kirliliği biçiminde de tezahür edebilir. Elmaslar toprağın karanlığında, hakikat ise düşüncenin derinliklerinde bulunur.

Bir millete “eşitlik, kardeşlik, adalet için geldik” diyerek yola çıkanlar, iktidarında ahlaksızlığın en sefil örneklerini yaşatıyorsa, o ülke esaretin ülkesi olur. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Şıpsevdi romanındaki gibi sevgilisinin başkalarıyla öpüştüğünü görüp “Varsın bir öpücük de başkalarına versin, öpücükle yanak aşınmaz” diyen anlayış, zihinsel stoklarımızdan mı besleniyor, yoksa kölelikten mi?

Bu iktidar, bölgedeki güç dengelerinin değil; kendisinin aklını kullandığı iddiasındadır. Oysa Suriye ve Orta Doğu’daki gelişmelerin perde arkasındaki patronlarının direktiflerini sorgulamaktan kaçıyorlar. Kanun ve hukuk devletini, talimat ve şahıs devletine çevirdiler. “Yetkisi büyük, yetkili küçük” bir düzende kötülük sıradanlaşır. Devleti ganimet sistemi olarak gören bir anlayış egemendir. Ülkemizi adeta “bulunmuş eşya deposuna” dönüştürdüler. Çıkarların bir araya getirdiği temsili bir düzenin yolcularından adil yönetim çıkmaz. Bunlar memleketi vakıf, kendilerini mütevelli sanıyorlar.

Sanattan, düşünürlerden, özgür akıldan ve ahlaklı insanlardan korkarak toplumda nefret üretiyor; keskin inançlarla kalabalıkları birbirine kenetliyorlar. Baskıcı rejimler sonunda sömürü ve baskı güçlerine köle olur. Aklını kullanan insan hakikate ulaşır; ancak “Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım” diyen sorgusuz nesiller yetiştirenler, aklı hür ve vicdanı özgür kuşaklardan korkarlar. İşte bu yüzden yasalarda bile mahalleci uygulamalar yürürlüktedir.

PKK’ya açılan alanlar keyfi kararlarla verilirken, masumlara aynı haklar tanınmıyor. Çünkü kirli düzene alet olmayı reddedenler, karanlığın hedefidir. KHK hukuksuzluğu da bu yüzden giderilmiyor.

Aydınlıktakilere verilen destek insanidir ve ahlakidir. Kemal Albayrak

YORUMLAR
DİĞER YAZILARI TUTSAK AKIL MI, HÜR AKIL MI? OYLAMA NEYİ ÇÖZECEK? KOLAYCILIK, HAZIRCILIK MI? FERDİYET Mİ, CEMİYET Mİ, HÜRRİYET Mİ? TERCİHİM NE? İNANANLAR, ANLAYANLAR MI? YÜZLEŞMEK: YANLIŞI ÖRTMEK Mİ, YANLIŞTAN DÖNMEK Mİ? Meclis yasama yılı açılışı AK Parti Çöküşe Geçti Erdem kantarla tartılmaz, hurda tartılır! MİRASA SAYGI, ÖNEM NEDİR? Uyumlu, uyumsuz yaşama! NİÇİN BUGÜNLERE GELİNDİ? Nereye Gidiyor Siyasetin Aktörleri? Çıkış Nedir? FİKİRDE DEĞİŞİMİN SONU BİLİNMEYENİ KİM ÇÖZER? 1 MAYIS ACILARI OLMASAYDI! TÜRKİSTAN YOLCULUĞU KİMLİKLER MUTASYONA MI UĞRADI? ESARETİ DIŞARDA ARAMA, ZİHİNDE ARAMAK GEREKİR? ESARET Mİ, CESARET Mİ? TARİHÎ ÇAĞRI, KİMİN PLÂNI? HANGİ MAHALLEDENSİN? AKIL, İYİ DE Mİ KÖTÜDE Mİ ? NE GÜNLERE KALDIK, NİÇİN? Kurtuluş olmadan kuruluş olur mu? HER HUKUKSUZLUK,YENİ SUÇLARI GETİRİRİYOR,UYAN! Nereye gidiyoruz? “ARACI”ANLAYIŞI NİÇİN? NASIL BİR ÜLKE OLDUK? Sonunu düşünmek yok mu? Lale devri siyaseti mi? Hatıran Yeter Kazanırken, Kaybettiklerimiz! AYRIŞTIRMA BİRLEŞTİRME Mİ? Ders almak önemli mi? SONUÇ KİME YARIYOR? YAŞAMAK VAR,YAŞATMAK NİÇİN DÜŞÜNÜLMEZ? NEREYE GİDİYOR, YOLUMUZ? KONTROL KİMDE? DİNDE,MESLEK OLUR MU? ANLAMAYANA ANLATMAK! DÜŞÜNCELERİM, ÇIKIŞ YOLU Albayrak; "Ne Cevap Verecek!" MECBURİYET Mİ KORKU MU? BAĞ’DA MI, DAĞ’DA MI YAŞANIR? Albayrak'tan Gündem Eleştirisi! Albayrak'tan 10 Kasım Mesajı! Devletin ve Vatandaşın İffetini Kim Koruyacak? Adı İyi Uygulama Bozuk! Sorun Yaratandan, Sorun Çözüm Beklenmez' Susmak Yol mu? Konuşmak Çözüm Olsa! Hayır ve Evet Aynı Anda mı? Kutlamalar Örtü mü? Sonuca Sebep Götürür Aç Gözlülerin Siyaseti Siyasette Ölçü Var mı? Statü, İnsana, İnsan Olmayı Sağlar mı? Teknolojiyi Kullanmak! Yüzleşmek mi, Yüzsüzleşmek mi? Gelecek Yüzyılın Kurtarıcılığı Bu mu? Yönetimde Davranış Bozukluğu Olur mu? Yanlış Bilgi Felakettir! Nasıl Bir Düzen Tercihi Olmalıdır? Bayram Çare mi? Adalet Kurumlarında, Adalet Bulan Var mı? Fiil Belli, Fail Gizleniyor! Albayrak: "Sokak Hayvanları Gündemde" Albayrak; "Yaptırıma Bakılır" Albayrak; "Eşek yine Eşek" Tasarruf Kimi Koruyacak? Siz Kimsiniz, Neyi Çözdünüz Siyasetinizle? Yeni Fikir Yaratmak Varken Neden Çalınır? Dün Olmadan, Bugün Olur mu? Değişimin Faydası ve Zararı, Zamanla Olur mu? Dünle Yaşamak mı? Edep Aydınlıkta mı, Karanlıkta mı Değerli? Gelecekte Siyasetin Yönü Nasıl Olmalıdır? Sürgünde Yaşamak Niçin? Bayram Izdırap Olurmu? İYİ Parti Nereye Gidiyor? Sonuç Neyi Getirecek? Karanlık Günler Niçin Geçmiyor! Sorun Çözen Ahlak, Ahlaksızlığa Dönerse! Sonu Görmek Önemli! Siyasetin Aktörlerine Şifa Hastanesi Olmaz mı? Donanımı Kazanıma Çevirmek! Yaşatmak mı? Yok Etmek mi? Sonu Görmek Yapılanları Unutturur mu?