Fikir dünyasında bazıları, yeni bir fikrin, aslını yaratmak yerine, eski fikirlerden yararlanarak, yenilerini yaratmak yerine, taklit, onlardan aşırmak, kolaylarına geliyor ve yeni üretim olmuyor. Bu ise faydasız bir çalışma oluyor. Siyasette de böyle. Yeni anlayış, çağa göre gelişim ve değişim yok, ya taklit, yada öncekilerden aşırma işi. Tarımda, endüstride, eğitimde, bilimde çok alanda böyle. Taklit, gelenekçi anlayış, modern siyaseti engelliyor, yasallık olmuyor. Sıkıntı burda. Üstlere, gözü kapalı bağlılık, yasal bağlılığı, arka plana atıyor. Hür birey, hür akıl olmayınca, cemiyetler de bağımlı hale geliyor. Ülkeye katkısı olmuyor.Bunun altında, çıkar, makam, rant, kayırmacılık,soygun, ihanet, ahlaksızlık, ne ararsan var. Refah, adalet, huzur, kalkınma olmuyor, bu anlayış, keyfi ve kuralsız yönetimlerinin sonucudur. Ülke ya ilimle, ya zulümle yönetilir. İlmin olduğu düzende, akıl, bilim, hukuk ,demokrasi, ahlak,müzakere olur. Zulümle yönetimde, adaletsizlik olur. Adaletin olmadığı her yerde ahlaksızlık üretilir ki, ülkeye, millete, insanlığa zarar verir. Hukuk devleti, hukuk ve güveni sağlar, yasalarla, ilimle, adaletle yönetim olur. Dünyada, ülkelerin kalkınması, ilimle, hukukla, kuralla, adaletle olur. Bunları müzakere etmek gerekir. Çağdışı kafalarla, çağdaş işler olmaz. Kemal Albayrak