google.com, pub-5635234458637791, DIRECT, f08c47fec0942fa0

Kazanırken, Kaybettiklerimiz!

Kemal Albayrak

30-12-2024 13:00

Ufukta bir tehlike bulunduğunu anlamak için, kahin olmak gerekmiyor. İnsanlar yanılabiliyor.

Hayatı yaşarken insan,iki trajedi ile karşılaşır.
Kafasında,kalbinde tasarladığı arzusunu,elde edememek.
Diğeri ise,tasarladığını, elde etmektir.

Burda sınır ve ölçü olmaz ise, çöküntüyü yaşar ve yaşatır.
Bir çöküşün romanında “Martın Eden’in yazarı, Jack London” bunu çok güzel anlatır.Romanın kahramanı Martın Eden,eğitimsiz, bir gençtir.Yoksul ve alt sınıfta, o çevrede yetişmiş biridir. Gemi işlerinde çalışırken, bilmediği bir kişinin boğulmasında, onu kurtarır. Bu kişi üst sınıftan, çok varlıklı, sınırsız güç ve servetin sınıfındadır. Statüleri biri, kurtaran,diplerde, kurtarılan üslerde.Boğulmadan  kurtarılan kişi, kurtaranla ilişki kurarak, evine davet eder. Yakınlaşırlar, dostluklar artar.

Ziyaretler, farklı çevreleri yakınlaştırır, ancak ,kurtaran Martın,olağan üstü bir mekan ve servetin sahiplerinden çok etkilenir. Zamanla üst sınıftan bu aile kızına aşık olur, evlilikler olur.Martın bu vesile ile, sınıf atlamış olsa da,burjuvanın dünyasındaki yaşantının,kendinde duyduğu ezikliğin,trajedisinden kurtulmak için,üst sınıfa ulaşmanın hayallerini kurar.Özenti ve hırsla ünlü bir yazar olur ancak,yaşadığı ve gördüğü iki çevrenin ve statünün bunalımına girer.Üst sınıfa girmek için,kendini mücadeleye verir.

Zamanla,hayalini kurduğu,üst sınıf imkanlarına ulaşır.Mücadele eder, statü değiştirir ancak, iki farklı sınıfın yaşama düşüncesinde bocalar, denizde boğularak intihar eder. Kazanırken, kaybetme hayatına mal olur.Yaşadığı alt ve üst sınıfın,farklı yaşantılarının, statü değişikliğinin, çöküşünü yaşar. Hayat;sınanmadığın yaşantılarda,masumiyeti göstermiyor.


İşte yeni yıla girerken de Erdoğan’ın ve partisinin değerlendirmesini, bu yönüyle incelemek gerekir. Kazanırken neleri kaybetti, rasyonel olarak bakılırsa, her şey ortada.


Ezilenlenlerin, adaletsizliğe uğrayanların, yoksulların, dışlanmışların, hor görülmüşlerin, temsilcileri gibi çıkarak, çoğunluğun desteğini aldı ve kazandı.

İktisadi,hukuki, siyasi bağımsızlık yemini etti kazandı. Çünkü insanlar, yaşadıkları dönemlere, damga vuran hareketlerin, başlangıç noktalarını tam olarak göremiyor, suretlerle aldatılabiliyor.

Stefan Zweig” Dünün Dünyasında”bunu çok güzel tespit etmiş.

Ufukta bir tehlike bulunduğunu anlamak için, kahin olmak gerekmiyor. İnsanlar yanılabiliyor.
Hani, nereden nereye diyor ya Erdoğan!
İşte statü değişikliğini gördüğümüzde bu sınıf,
Ezilirken, ezmeyi, 
Fakirlikten, serveti,
Güçsüzlükten, gücü,
Muhaliflikten, iktidarı,
Gariplikten, saltanatı,
Doğu yaşantısından, batı yaşantısını,
Vicdan ve merhametten, kin ve nefreti,
Adalet isterken, adaletsizliği,daha neleri kaybettirdiğini,bilimsel verilere, tarafsızca bakınca görülür. Bunlar güç elden gidince her yerde sorgulanır.Hatta en yakınındakilerin, aleyhte itirafları artar.Geçmişin hatıraları, bizim siyasi tarihimizde çoktur.


Kemal Tahir” siyasi değişimler, halkın düzeninde değişikliğe yol açmıyor derdi.Sebebi,siyasi mücadele,toplumsal sorunları çözmek için değil, iktidarı ve gücü ele geçirmek ve orda kalmak için yapılıyor diyor.

İşte Ak Partinin,statü değişim rotası, şahsi kazanmalara, imtiyazlı sınıflara yaradı ama, milletimizin, ülkemizin, ailenin,insanlığın, adaletin, fırsat eşitliğinin, itibarın, gençliğin, sevginin, müzakerenin, iktisadi, hukuki, siyasi bağımsızlığın, ülkenin dış itibarının,demokrasinin ve daha pek çok değerlerin, yok olmasına, kaybetmesine, sebeb oldu.

Kazancı, faydayı, kendi mahallelerine,tasfiyeyi diğerlerine layık gördü.Servet devletten, çalma, bize düşer mesleği oluştu. Kirlilik dinle örtüldü.Bu işler, yeni yıla girerken, daha da  artacak gibi ama bunun sonu yok.

Kartvizitlerle hak yemeler arttı. Liyakat ,yok oldu.
İnsan;sınanmadığı“güç”ün,
İktidar;sınanmadığı”suç”un masumu değildir.
Şahsi kazanımlar, milletin ve ülkenin, insanlığın, iyi yönde kazanımlarının,kaybetmesine sebeb olmamalıdır.

Düşünmek gerekir.
Yeni yılı kutlarken, bugünlerin ve gelecek yılların,geçen yıllardan,daha iyi olmasını diliyorum. Kemal Albayrak

DİĞER YAZILARI YÜZLEŞMEK: YANLIŞI ÖRTMEK Mİ, YANLIŞTAN DÖNMEK Mİ? 01-01-1970 03:00 Meclis yasama yılı açılışı 01-01-1970 03:00 AK Parti Çöküşe Geçti 01-01-1970 03:00 Erdem kantarla tartılmaz, hurda tartılır! 01-01-1970 03:00 MİRASA SAYGI, ÖNEM NEDİR? 01-01-1970 03:00 Uyumlu, uyumsuz yaşama! 01-01-1970 03:00 NİÇİN BUGÜNLERE GELİNDİ? 01-01-1970 03:00 Nereye Gidiyor Siyasetin Aktörleri? Çıkış Nedir? 01-01-1970 03:00 FİKİRDE DEĞİŞİMİN SONU 01-01-1970 03:00 BİLİNMEYENİ KİM ÇÖZER? 01-01-1970 03:00 1 MAYIS ACILARI OLMASAYDI! 01-01-1970 03:00 TÜRKİSTAN YOLCULUĞU 01-01-1970 03:00 KİMLİKLER MUTASYONA MI UĞRADI? 01-01-1970 03:00 ESARETİ DIŞARDA ARAMA, ZİHİNDE ARAMAK GEREKİR? 01-01-1970 03:00 ESARET Mİ, CESARET Mİ? 01-01-1970 03:00 TARİHÎ ÇAĞRI, KİMİN PLÂNI? 01-01-1970 03:00 HANGİ MAHALLEDENSİN? 01-01-1970 03:00 AKIL, İYİ DE Mİ KÖTÜDE Mİ ? 01-01-1970 03:00 NE GÜNLERE KALDIK, NİÇİN? 01-01-1970 03:00 Kurtuluş olmadan kuruluş olur mu? 01-01-1970 03:00 HER HUKUKSUZLUK,YENİ SUÇLARI GETİRİRİYOR,UYAN! 01-01-1970 03:00 Nereye gidiyoruz? 01-01-1970 03:00 “ARACI”ANLAYIŞI NİÇİN? 01-01-1970 03:00 NASIL BİR ÜLKE OLDUK? 01-01-1970 03:00 Sonunu düşünmek yok mu? 01-01-1970 03:00 Lale devri siyaseti mi? 01-01-1970 03:00 Hatıran Yeter 01-01-1970 03:00 AYRIŞTIRMA BİRLEŞTİRME Mİ? 01-01-1970 03:00 Ders almak önemli mi? 01-01-1970 03:00 SONUÇ KİME YARIYOR? 01-01-1970 03:00 YAŞAMAK VAR,YAŞATMAK NİÇİN DÜŞÜNÜLMEZ? 01-01-1970 03:00 NEREYE GİDİYOR, YOLUMUZ? 01-01-1970 03:00 KONTROL KİMDE? 01-01-1970 03:00 DİNDE,MESLEK OLUR MU? 01-01-1970 03:00 ANLAMAYANA ANLATMAK! 01-01-1970 03:00 DÜŞÜNCELERİM, ÇIKIŞ YOLU 01-01-1970 03:00 Albayrak; "Ne Cevap Verecek!" 01-01-1970 03:00 MECBURİYET Mİ KORKU MU? 01-01-1970 03:00 BAĞ’DA MI, DAĞ’DA MI YAŞANIR? 01-01-1970 03:00 Albayrak'tan Gündem Eleştirisi! 01-01-1970 03:00 Albayrak'tan 10 Kasım Mesajı! 01-01-1970 03:00 Devletin ve Vatandaşın İffetini Kim Koruyacak? 01-01-1970 03:00 Adı İyi Uygulama Bozuk! 01-01-1970 03:00 Sorun Yaratandan, Sorun Çözüm Beklenmez' 01-01-1970 03:00 Susmak Yol mu? 01-01-1970 03:00 Konuşmak Çözüm Olsa! 01-01-1970 03:00 Hayır ve Evet Aynı Anda mı? 01-01-1970 03:00 Kutlamalar Örtü mü? 01-01-1970 03:00 Sonuca Sebep Götürür 01-01-1970 03:00 Aç Gözlülerin Siyaseti 01-01-1970 03:00 Siyasette Ölçü Var mı? 01-01-1970 03:00 Statü, İnsana, İnsan Olmayı Sağlar mı? 01-01-1970 03:00 Teknolojiyi Kullanmak! 01-01-1970 03:00 Yüzleşmek mi, Yüzsüzleşmek mi? 01-01-1970 03:00 Gelecek Yüzyılın Kurtarıcılığı Bu mu? 01-01-1970 03:00 Yönetimde Davranış Bozukluğu Olur mu? 01-01-1970 03:00 Yanlış Bilgi Felakettir! 01-01-1970 03:00 Nasıl Bir Düzen Tercihi Olmalıdır? 01-01-1970 03:00 Bayram Çare mi? 01-01-1970 03:00 Adalet Kurumlarında, Adalet Bulan Var mı? 01-01-1970 03:00 Fiil Belli, Fail Gizleniyor! 01-01-1970 03:00 Albayrak: "Sokak Hayvanları Gündemde" 01-01-1970 03:00 Albayrak; "Yaptırıma Bakılır" 01-01-1970 03:00 Albayrak; "Eşek yine Eşek" 01-01-1970 03:00 Tasarruf Kimi Koruyacak? 01-01-1970 03:00 Siz Kimsiniz, Neyi Çözdünüz Siyasetinizle? 01-01-1970 03:00 Yeni Fikir Yaratmak Varken Neden Çalınır? 01-01-1970 03:00 Dün Olmadan, Bugün Olur mu? 01-01-1970 03:00 Değişimin Faydası ve Zararı, Zamanla Olur mu? 01-01-1970 03:00 Dünle Yaşamak mı? 01-01-1970 03:00 Edep Aydınlıkta mı, Karanlıkta mı Değerli? 01-01-1970 03:00 Gelecekte Siyasetin Yönü Nasıl Olmalıdır? 01-01-1970 03:00 Sürgünde Yaşamak Niçin? 01-01-1970 03:00 Bayram Izdırap Olurmu? 01-01-1970 03:00 İYİ Parti Nereye Gidiyor? 01-01-1970 03:00 Sonuç Neyi Getirecek? 01-01-1970 03:00 Karanlık Günler Niçin Geçmiyor! 01-01-1970 03:00 Sorun Çözen Ahlak, Ahlaksızlığa Dönerse! 01-01-1970 03:00 Sonu Görmek Önemli! 01-01-1970 03:00 Siyasetin Aktörlerine Şifa Hastanesi Olmaz mı? 01-01-1970 03:00 Donanımı Kazanıma Çevirmek! 01-01-1970 03:00 Yaşatmak mı? Yok Etmek mi? 01-01-1970 03:00 Sonu Görmek Yapılanları Unutturur mu? 01-01-1970 03:00