Büyük İskender, tarihteki en büyük komutanlardan biri olarak bilinir. Pers İmparatorluğu'nu yıkarak Persepolis'i ele geçirmiş, Makedonya'dan Hindistan'a kadar uzanan büyük bir imparatorluk kurmuştur. Ancak bu büyük hükümdar bile ölüm döşeğinde, hayatta gerçekten neyin önemli olduğunu anlamış ve son arzularıyla bunu insanlara aktarmak istemiştir.
Son Üç Arzusu
Ölüm döşeğindeyken Büyük İskender, devletin ileri gelenlerini çağırarak son üç arzusunu dile getirmiştir:
-
Tabutunun En İyi Doktorlar Tarafından Taşınması:
- Büyük İskender, doktorların tabutunu taşımasını istemiştir. Bunun sebebi, ne kadar iyi olursa olsun, doktorların bile ölüm karşısında çaresiz olduğunu göstermek istemesidir. Bu arzu, hayatın sonuna gelindiğinde, hiçbir gücün ölümün kaçınılmazlığını değiştiremeyeceğini hatırlatır.
-
Zenginliklerinin Yol Boyunca Serpiştirilmesi:
- Elde ettiği tüm zenginliklerin mezara kadar yol boyunca serpiştirilmesini istemiştir. Bu arzu, dünya malının dünyada kaldığını ve hiçbir maddi zenginliğin öbür dünyaya götürülemeyeceğini gösterir. Bu mesaj, mal ve mülkün geçici olduğunu vurgular ve insanları hayatın maddi olmayan değerlerine odaklanmaya teşvik eder.
-
Ellerinin Tabutun Dışına Sarkması:
- Elleri, herkesin görebileceği şekilde tabutun dışına sarkmalıdır. Bu, insanın dünyaya gelirken nasıl boş ellerle geldiyse, giderken de aynı şekilde boş ellerle gideceğini anlatır. Hayatın sonunda, sahip olduğumuz şeylerin bir anlamı kalmaz; önemli olan, zamanımızı ve hayatımızı nasıl geçirdiğimizdir.
Hayatın Gerçek Değerleri
Bu arzular, Büyük İskender'in ölümün eşiğinde hayatın gerçek değerlerini nasıl anladığını gösterir. Hayatta en değerli şeyin zaman olduğunu vurgular. Zaman, para gibi kazanılamaz ve geri alınamaz bir varlıktır. Bu yüzden, zamanımızı kime ve nasıl harcadığımız büyük bir önem taşır. Birine zaman ayırmak, ona en kıymetli varlığımızdan bir parça vermek demektir.
İskender'in hayatı, başarıları ve son arzuları, bizlere önemli dersler sunar. Zamanın ve hayatın değerini bilmek, her anı dolu dolu yaşamak, insanlara ve kendimize değer vermek gerektiğini hatırlatır.
Büyük İskender'in Hayatı ve Başarıları
Büyük İskender, doğu efsanelerinde adı geçen, o zamanki dünyanın yarısını 13 yılda fethetmiş bir komutandır. Pers İmparatorluğu'nun güçlü ordularını yenmiş ve M.Ö. 336-323 yılları arasında Makedonya kralı olarak hüküm sürmüştür. Tarihin gelmiş geçmiş en ünlü atı sayılan Busefalus'u evcilleştirmiş ve bu yeteneğiyle kral olan babası Filip tarafından büyük övgüler almıştır. Kral Filip, İskender'in büyük bir imparatorluk kuracağını önceden sezmiş gibiydi.
Genç İskender'in öğretmenleri arasında ünlü düşünür Aristo da vardı. Aristo'dan aldığı eğitim, İskender'in kişiliğinin ve stratejik zekâsının oluşmasında büyük rol oynamıştır. Hindistan'ın fethinden sonra, M.Ö. 323'te, büyük bir şölenden sonra hastalanarak Babil'de 33 yaşında ölmüştür.
İskender'in, dünyanın en büyük askeri dehaları arasında sayılmasının yanı sıra, Yunan medeniyetinin yayılmasında ve Helenistik uygarlığın yükselmesinde de büyük payı vardır. Onun fetihleri, farklı kültürler arasında bir köprü oluşturmuş ve Batı ile Doğu'nun kaynaşmasına katkıda bulunmuştur.
Sonuç Olarak
Büyük İskender'in son üç arzusu, hayatın ve zamanın değerini anlamamız için önemli dersler sunar. Hayatta en değerli şeyin zaman olduğunu ve bunu nasıl harcadığımızın büyük bir önemi olduğunu unutmamak gerekir. Onun hayatı, başarıları ve bilgece son arzuları, bizlere zamanın ve hayatın kıymetini bilmeyi, insanlara ve anlara değer vermeyi öğretir. Bu hikaye, herkesin hayatında neyin gerçekten önemli olduğunu düşünmesine vesile olabilir.