Bu yazımı, PKK-PYD Bölücü Terör Örgütü ile ikinci müzakere süreci yaşanırken ders alınması düşüncesiyle yazıyorum.
Dersim de 1937-38 yılları arasında bölgedeki aşiret ağalarının çoğunun, T.C. Hükümetinin otorite ve yönetimini hayata geçirmek ve sağlamlaştırmak amacıyla almakta olduğu önlem ve düzenlemelerine karşı yapılan bir isyanıdır.
Dünyanın 2’nci Dünya Savaşına hızla sürüklendiği, T.C. ‘nin Hatayı anavatana katmaya çalıştığı ve Atatürk’ün sağlık sorunlarının görüldüğü hassas bir dönemde yaşanan Dersim İsyanı T.C. ‘nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne yönelik sinsi bir harekettir. Bu yönüyle de PKK-PYD Bölücü Terörüne benzemektedir. O yıllardaki isyanlara bugün terörizm denilmektedir.
İsyanın başı, aşiret ağası Seyit Rızadır. Aşiret Ağaları mevcut feodal düzenin ve imtiyazlı pozisyonlarının bozulmasına ve kısıtlanmasına razı değillerdi.
İsyanın siyasi amacı; Dersim de ilk aşamada otonom yani özerk bir yönetim oluşturmak. Daha sonra bağımsız bir Kürdistan Devleti kurmak şeklinde özetlenebilir. PKK'nın siyasi hedefi ile bire bir örtüştüğünü söyleyebiliriz.
Ayrıca, Aşiret Ağaları; Osmanlı dönemindeki eyalet yani özerk yapılanma ile askerlik ve vergi konularında verilmiş olan bazı imtiyazların devamını da istiyorlardı.
Halbuki, İsyancıların istekleri; T.C. ‘nin üniter ulus devlet yani tek vatan, tek bayrak, tek dil, tek millet yapılanmasına karşıt olduğunu ve örtülü şekilde bağımsızlık istendiğini göstermiyor mu?
İsyanda İngiltere’nin Rolü!
İsyanda İngiltere'nin aşiret ağalarını teşvik ve desteği yadsınamaz.
1910 yılında İngiltere’nin ticaret gemilerinden birine Kürt adını vermesi calibi dikkattir.
Dersim İsyanını İngiliz emperyalizmi başlattı, T.C. Devleti bastırdı dersek yanlış olmaz kanaatindeyim.
Seyit Rızanın İngiltere’ye Yazdığı Mektup.
Sayın Bakan, 3 aydan beri ülkemde tüyler ürpertici bir savaş sürüyor. Savaş olanaklarının eşitsizliğine, yangın bombaları ve boğucu gazların kullanılıyor olmasına rağmen ben ve yurttaşlarım Türkiye Ordusunu başarısızlığa uğrattık. Sayın Bakan en derin saygılarımın kabulünü rica ederim. Dersim Generali Seyit Rıza 1937
Mektubu analiz ettiğimizde; Seyit Rızanın “ülkemde ve yurttaşlarım” demesi, savaş yapıldığını söylemesi ve kendini general olarak tanıtması isyanın büyüklüğünü, tehlikesini ve bağımsızlık istendiğinin açık kanıtı değil midir?
Kalkınma Planı.
Cumhuriyet Hükümeti; Bölgenin kalkınması, halkın asayiş ve güvenliğinin sağlanması için bir kalkınma planı hazırladı.
Bu kapsamda bölgeye getirilen hizmet ve yapılan yatırımlar aşiretler tarafından engellenmeye çalışılıyor ve direnişler düzenleniyordu. Dolayısıyla ciddi boyutta aksamalar meydana geliyordu.
Bu konuda Başbakan İsmet İnönü tarafından “Kalkınma Planı başta Seyit Rıza olmak üzere aşiret ağalarını rahatsız edince direnişler başlatıldı” açıklaması yapıldı ve tehlikeye değinildi.
1921 Koçgiri İsyanından Kaçan Asiler Dersime Sığınmışlardı.
İstiklal Savaşımız sürerken 1921'de Sivas bölgesinde Koçgiri Aşireti isyan etti. İsyan bastırıldı ama çok sayıda isyancı kaçarak Dersim Aşiretlerine sığınmışlardı. Bununda etkisiyle Dersim aşiretlerine olan güvensizlik daha da arttı.
Ankara sığınanların teslim edilmesini istedi ama başta Seyit Rıza olmak üzere istek reddedilmişti. Sığınan asiler Dersim İsyanında kullanıldılar.
Osmanlı Zamanında Dersim Eyaleti Neresidir?
Elazığ, Tunceli, Erzincan, Bingöl illerini kapsayan bölgedir.
Dersim de 50 civarında aşiret bulunuyordu.
Seyit Rıza’yı Rus Generali Madalya İle Ödüllendiriyor!
Halkımızın 93 Harbi dediği 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşında Dersimde ki bazı aşiretler isyan başlatarak Ruslar ile iş birliği yapmışlardı. Bu olayla bağlantılı olarak 1’nci Dünya Savaşında işgalci Rus General Grandük Nikolaviç tarafından şeyh Sait ve Seyit Rıza madalya ile ödüllendirilmiştir.
Atatürk’ün 1 Kasım 1936’da TBMM’de Yaptığı Konuşma
Dersimde ki ağalık düzeninden kaynaklanan sorun Türkiye’nin en önemli iç sorunudur. Toprak Reformu Kanununun sonuçlandırılmasını Kamutayın yüksek çalışmalarından beklerim.
“Toprak Reformu Kanunu” 1929 yılında çıkarıldı ama uygulanmadı. Çünkü Atatürk’ün ömrü vefa etmedi daha sonraki hükümetler de meselenin önemini kavrayamadılar düşüncesindeyim. Çünkü, orta çağda kalmış feodal yani aşiret sistemi devam eden bir ülkede demokrasi olmaz.
Siyasiler bu stratejik konuda ne diyorlar acaba?
Singeç Köprüsü?
Bölgenin kalkınması için hazırlanan Kalkınma Planı gereği yollar, köprüler, okullar vs. inşa ediliyor. Bunlardan birisi Singeç Köprüsüdür.
Singeç Köprüsü, Pertek’i Hozat’a bağlar. Murat Nehri kollarından Hozat Çayı üzerinde inşa edilmiştir. Köprünün emniyeti için bir müfreze görevlendirilmiştir.
Genel Güvenlik ve Asayiş Açısından Yapılan Düzenlemeler!
25 Aralık 1935’de Dersim adı değiştirilerek Tunceli Vilayeti yapıldı. Böylece diğer vilayetler yani iller statüsüne getirildi.
25 Aralık 1927 tarihinde çıkarılan 1164 Sayılı Kanun ile 4 Müfettişlik kurulmasına karar verilmiştir. 4’ncü Müfettişlik Tunceli’yi de kapsayacak şekilde Elazığ'da 6 Haziran 1936 tarihinde kuruldu ve komutanlığına Korgeneral Abdullah Alpdoğan atandı.
Bu dönemde Cumhurbaşkanı Atatürk, 3 Mart-1925-1 Kasım 1937 tarihlerinde İsmet İnönü, 1 Kasım 1937- 25 0cak 1939 yıllarında Celal Bayar Başbakan dılar.
Dersimde İlk İsyan!
26-27 Mart gecesi Erzincan-Tunceli karayolunda Harçık Suyu üzerinde bulunan tahta köprü yakıldı. Telefon ve telgraf hatları tahrip edildi.
Singeç Köprüsü'nün emniyeti için görevli karakola baskın düzenlendi ve 33 Mehmetçik şehit oldu. Yine Mazgirt Köprüsü havaya uçuruldu.
9’ncu Seyyar Jandarma Taburuna saldırı yapıldı ve 56 Asker şehit edildi.
Bu olaylar üzerine Askeri Harekata karar verildi.
Başbakan İsmet İnönü’nün 14 Haziran 1937 Günü TBMM’de Yaptığı Konuşma!
Bölgeyi medenileştirmek ve geliştirmek için büyük girişimler yapıldığını ancak bazı aşiretlerin direniş göstermeye devam ettiğini askeri tedbir alınmasının kaçınılmaz hale gelmiştir.
İsyanın Bastırılması İçin 4 Askeri Harekât Yani Operasyon Gerçekleştirildi!
Birinci Dersim Harekâtı; 17 Eylül-15 Kasım 1937 tarihleri arasında yapıldı. 10 Eylül’de isyancıların elebaşı Seyit Rıza yakalandı. İstiklal Mahkemesinde yargılandı ve 6 arkadaşıyla asıldılar.
Bunun üzerine Atatürk ve Başbakan Celal Bayar bölgeye giderek 17 Kasım 1937 günü Singeç Köprüsünü törenle açtılar.
Celal Bayar İnönü’nün yerine 1 Kasım 1937’de Başbakan olmuştu.
İkinci Dersim Harekâtı; 1 Ocak-7 Ağustos 1937 tarihlerinde icra edildi.
1 Ocak 1938 günü Ovacık İlçesinde asker kaçaklarının izini süren Jandarma Birliğine kurulan pusuda 6 Mehmetçiğin şehit edilmesi üzerine operasyon düzenlendi.
Üçüncü Dersim Harekâtı; 10-17 Ağustos 1938 Tarihlerinde düzenlendi. Küçük çaplı ve kısa süren bir operasyondur.
Dördüncü Dersim Harekâtı; 6 Eylül-27 Eylül 1938’de gerçekleştirildi. Buna temizleme harekâtı diyebiliriz.
Böylece bölge tamamen kontrol altına alındı, emniyet ve asayiş sağlanarak isyan bütünüyle bastırıldı. Suçlular yakalanarak yargılandılar ve gereken cezalara çarptırıldılar.
İsyanın bastırılması ile T.C. ‘i Devletinin yapısı üniter ulus devlet temelinde teşkil edildi. Böylece, Tek Devlet, Tek Bayrak, Tek Millet, Tek Dil hayata geçirildi.
PKK Bölücü Terör Örgütü bu yapılanmayı bozmak istiyor. PKK ile yürütülen mücadelede ders alınması bakımından önemli buluyorum.
CHP’nin Genel Başkanlığını Yapmış Olan Kılıçdaroğlu Dersim'de Katliam Yapıldı Dedi ve Stratejik Hata Yaptı!
Kılıçdaroğlu, Dersim İsyanının bastırılırken katliam yapıldı diye asılsız bir iddiada bulundu. O sırada CHP Genel Başkan Yardımcısı emekli büyükelçi, saygın insan Onur Öymen derhal tepki gösterdi. Kemal Kılıçdaroğlu bir kaset operasyonu sonunda CHP Genel Başkanı seçilince Onur Öymen’i hemen uzaklaştırdı. Tunceli'de Hitler Onur Öymen pankartları asıldı. Bu yaklaşım, CHP’nin Atatürk ilke ve inkılaplarından uzaklaşmaya başladığı izleni mi yaratmıyor mu?
Bir ara 28 Aralık 2011 tarihinde meydana gelen Roboski olayını iktidara gelince araştıracağını beyan etti. Hatırladığım kadarıyla Şırnak bölgesinde ve sınırda bulunan Ortasu yani Roboski köyünü ziyaret etti. Buradada katliam yapıldı diyerek PKK ile mücadele konusundan çok uzak kaldığını göstermiş oldu. Hâlbuki, gece sınır kesiminde bir grup tespit ediliyor ve teröristler olduğu kanaatiyle hava harekâtı düzenleniyor ve 34 kişi hayatını kaybediyor. Olay daha sonra görevli birimler tarafından incelendi, araştırıldı ve hukuk mücadelesi sonuçlandırıldı. Daha sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde gidildi ama reddedildi.
Dersim katliamı, Roboski katliamı denilince PKK ile mücadele eden güvenlik güçleri mensupları, eğer Kılıçdaroğlu ileride iktidara gelirse bizleride katliam yaptı şeklinde suçlayabilir demeye başladılar.
Dersim adıyla futbol takımı kuruldu. Tunceli’ye isyanın başı Seyit Rıza’nın heykeli dikildi.
CHP Milletvekilliği yapmış olan birisi tarafından Dersim 1938 adlı bir kitap yazıldı. Bu insan “Katliamın sorumlusu CHP'dir. Atatürk’ün haberinin olmaması mümkün değildir” diyecek kadar dezenformasyonu yazdı ve Atatürk’ü suçlayıcı beyanda bulundu. Buna sessiz kalınmasını hayretle karşılıyorum.
CHP Kılıçdaroğlu döneminde Tunceli adının Dersim olarak değiştirilmesi için kanun teklifinde bulundu. Tunceli Belediyesinin kapısına Dersim Belediyesi diye tabela asıldı.
Bu bilgileri, Atatürk’ün Partisiyiz diyenler dahil vatandaşlarımızın ve CHP yönetiminin ders almaları, bilinçli yorum yapmaları ve politika saptamaları için yazdım.
Dersim İsyanı bastırılmasaydı veya taviz verilseydi, T.C. ‘nin kurulması ve bağımsızlığı mümkün olmazdı düşüncesindeyim.
Altay Tokat E. Korg. 1999’da Emekli oldu. Eski Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı “1995-97” Başarılarından dolayı 5 Madalya ile ödüllendirildi

Genel Yayın Yönetmeni