Gümüşhane'nin Yeşilyurt Köyü'nde HGM Madenciliğin sürdürdüğü altın arama faaliyetleri, köy halkı ile firma arasında tansiyonun yükselmesine neden oldu. Köy halkı, sondaj çalışmalarını engellemek amacıyla maden sahasına giden yol üzerindeki tapu haklarını kullanarak firma araçlarına geçiş yolunu kapattı. Bunun yanı sıra köylüler CİMER’e şikayette bulunarak Ankaradan MAPEG ekibini sahayı incelemesi için çağırdı.
MAPEG’in yaklaşık olarak bir ay önce yapmış olduğu inceleme raporu hem köylüler hem HGM Madencilik tarafından dört gözle bekleniyordu. Çıkan MAPEG raporunda HGM Madenciliğin çalışmasına engel herhangi bir durumun olmadığı bunun yanı sıra köylülerin iddaa ettiği su havzasının kaybı sonucu taahütünün verildiği bildirildi. MAPEG 8 adet sondaj sahasında yapmış olduğu incelemeler sonucu firmanın eksiğinin olmadığı söyledi. Yasal evrakları da saha beraberinde inceleyen Ankara ekibi, firmanın eksik evrağının olmadığını dile getirdi. Söz konusu raporda HGM Madenciliğin 8 adet sondaj sahasında gerekli inceleme yapılmıştır, söz konusu su havzası için firma gerekli taahhütü vermiş bunun yanı sıra sondaj alanı için Gümüşhane Üniversitesinden gerekli evraklar temin edilmiştir.
MAPEG raporunun çıkmasının ardından Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever’in tutumu değişmezken, köylülerin günümüz eşkiyaları gibi yol kesme eylemi devam etmekte. Firma 450 kişilik bir istihdam sağlayabilecekken bu istihdam önlenmekte bunun yanı sıra 1400 kişinin ekmeği ile oynanmaktadır.
Konuyla ilgili firma yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, “Enerji Bakanlığının verdiği arama ruhsatına Gümüşhane Valisi her seferinde engel çıkardı. Defalarca söylememize rağmen hiç bir yetkisi olmayan bu çakma Vali kendine çakma heyet tesis etmiş bunun yanı sıra yüz milyon dolarlık bütçesi olan yatırımı aylarca engellemiş ve engellemeye de devam etmiştir. Yetkisini aşarak devletin hiyararşine ve tehamüllerine karşı gelmiştir. Ankara’nın verdiği raporu ve teknik heyetin raporuna karşı gelerek devlete gelecek vergi Gümüşhane’ye gelecek yatırım ve istihdama’da engel olmuştur. Bunun yanı sıra işten çıkarılan vatandaşın kazancınada engel olduğu gibi 120 kişilik aileyi rızıksız bırakmıştır. Bu devlete bu şekilde valiler olduğu zaman yatırım gelirmi? Bu devlet yatırımcının işini zorlaştırarak kalkınabilir mi? Bu devlet mutlu olabilirmi? Bu çakma vali yetkisinin dışına çıkarak Gümüşhane’yi eyalet sistemine çevirmiştir. İşe alacağımız 450 kişinin dolayısıyla 1400 kişilik ailenin ekmeğiyle oynamış ve istihdamı engellemiştir. Koltuğunu kötüye kullandığı gibi görevini de devlet çıkarlarının yanı sıra şahsi çıkarlar için kullandığı aşikar. Vali devletimizin verdiği yasal haklara karşı çıkarak aynı zamanda suç işlemektedir. Çeşitli oyunlar oynayarak firmamıza ağır zararlar vermiştir. İkili konuşarak hem firmamızın yanında hem de köylülerin yanında gibi kendini göstermiştir. Valinin bu iki yüzlü tavrı hem insanların hem de firmamızın devletine olan güvenini zedelemiştir. Vali kamu düzenini sağlamak olan görevini yapmamış, yapmamakla kalmadığı gibi halkı firmamıza karşı kışkırtmıştır” ifadelerini kullandı.
Emircan MERAL
Genel Yayın Yönetmeni
Devletin, bölge halkının ve Şirketin daha fazla zarara uğramaması için Ankara'nın bu yanlış kararı gecikmeksizin somut şekilde düzeltmesinin gerekli olduğunu değerlendiriyorum. Altay Tokat
Şirketin çalışmasının engellenmesi sonucu çok sayıda vatandaşımızın işsiz kalmış, ekmeğinden olmuş ve sosyal sorun yaratmıştır kanısındayım.
Artik bu devleti yonetenler hep kendi cikarlarini dusundugu icin memleket batti