Tura Türk
HV
11 EYLÜL Perşembe 19:54

Müyesser Yıldız: Hablemitoğlu davasında FETÖ'nün emniyet imamı dinlendi

Gazeteci Müyesser Yıldız, Ankara 28. Ceza Mahkemesi'nde görülen akademisyen-yazar Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu davasının bugünkü celsesine ilişkin, FETÖ'nün eski emniyet imamı olarak bilinen Kemalettin Özdemir'in ifadelerine X hesabında yer verdi.

Genel
Müyesser Yıldız: Hablemitoğlu davasında  FETÖ'nün emniyet imamı dinlendi

Yıldız'ın aktardığına göre Özdemir, davanın sanıklarından yalnızca Fethullah Gülen ve Mustafa Özcan'ı tanıdığını söyledi. 

''Özdemir, Mustafa Özcan için, "Ölen adamın yerine geçecek gibi görünüyor." dedi. Kemalettin Özdemir, bir karşılaşmalarında Mustafa Özcan'ın, Necip Hablemitoğlu'na Köstebek kitabını yayımlamaması için 250 bin lira teklif ettiklerini söylediğini anlattı. Özdemir, Mahkeme Başkanı'nın sorusu üzerine Mustafa Özcan'ın Fetullah Gülen'in emri ve bilgisi dışında yaptığı çok şey olduğunu da belirtti. Hablemitoğlu Ailesinin avukatı Ersan Barkın, Kemalettın Özdemir'e, "Neden sizin icin 'emniyet imamı' diyorlar - Hablemitoğlu'nun öldürüldüğü dönem dahil?" sorusunu yöneltirken Mahkeme Başkanı, Özdemir'in emniyet imamlığı için, "2006'ya kadar diye hatırlatayım." dedi. Av. Ersan Barkın, Mustafa Özcan'la Hablemitoğlu konusunu ne zaman konuştuklarını sordu. Kemalettin Özdemir, "1999-2000'di." karşılığını verince Av. Barkın, "1999'da da 2000'de de 2001'de de Köstebek kitabı yazılmıyordu. 2002'de başlayan bir kitap." sözleriyle tepki gösterdi. Av. Barkın son olarak, "Necip Hablemitoğlu'nu kimin öldürdüğünü biliyor musunuz?" diye sordu. Özdemir, "Gerçekten bilmiyorum." karşılığını verdi. Av. Barkın da, "Cenab-ı Hak'a inandığınızı söylediniz. Bence bu soruyu sormamı Cenab-ı Hak istedi. Herkesi günahıyla sevabıyla baş başa bırakıyorum." diye konuştu. Sanıklardan emekli Albay Levent Göktaş, Kemalettin Özdemir'in örgütten 2010'da ayrıldığını söylediğini, ama 2016'da arabasında çok sayıda örgütsel yayının ele geçirildiğini hatırlattı. Özdemir, "Ankara Terör'ün bu yapıyla ilgili arşivini ben oluşturdum. Tüm kitapları da ben temin ettim." açıklamasını yaptı. Sanıklardan Tarkan Mumcuoğlu'nun avukatı Eren Turan da Kemalettin Özdemir'e, TEM'de arşiv oluştururken, yapıya mensup polislerin ismini de verip vermediğini sordu. Kemalettin Özdemir, buna ilişkin liste verdiğini belirtince Av. Turan, "Hablemitoğlu cinayetini soruşturan Yurt Atayün de bu yapıda mıydı?" sorusunu yöneltti. Özdemir, "Tanımıyorum, bilmiyorum." dedi. Av. Ali Soykan'ın, "Ergenekon kumpas mıydı değil miydi?" sorusuna ise Kemalettin Özdemir, "Türkiye'nin başına iş açacak her türlü örgütle irtibatları vardır." gibi bir cevap verdi. Kemalettin Özdemir, Hablemitoğlu Ailesinin avukatı Ersan Barkın'ın A Haber'deki programda Hablemitoğlu cinayetinden söz ettiğini hatırlatmasına "Hayır." karşılığını vermişti.Kemalettin Özdemir, Hablemitoğlu Ailesinin avukatı Ersan Barkın'ın A Haber'deki programda Hablemitoğlu cinayetinden söz ettiğini hatırlatmasına "Hayır." karşılığını vermişti. Sanıklar ve avukatların soruları bittikten sonra yeniden söz alan Av. Barkın bu görüntüleri temin ettiklerini belirtip, "40-44'üncü dakikalarda bundan söz ediyor." diyerek flash belleği mahlemeye sundu. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı görüntüleri izlemek için duruşmaya ara verdi.

Duruşma yeniden başladığında Başkan, A Haber'deki programın ilgili bölümünü dinletti. Programda sunucuların, "Necip Hablemitoğlu cinayeti görevinin Mustafa Özcan'a verildiği ancak beceremediği için görevin başka bir isme verildiği iddiası var" şeklindeki sorusuna; Kemalettin Özdemir'in, Köstebek kitabından söz edip, "O dönemde yapı Necip Hablemitoğlu'nu hedefe koymuştu, ama Mustafa Özcan'ın bunu yaptıracak gücü olup olmadığını bilmiyorum." karşılığını verdiği anlaşıldı. Bu yayınla ilgili sorular üzerine Kemalettin Özdemir, Hablemitoğlu'nun Köstebek kitabının yayınından sonra hedef alındığinı düşündüğünü ifade etti. Av. Ersan Barkın, tekrar, kitabın 1999-2000'de değil, öldürülmesinden sonra yayımlandığını vurguladı. Av. Barkın ardından, "Mustafa Özcan'ın, Hablemitoğlu'nun başka bır kıtabından söz etmiş olma ihtimali var mı?" diye sordu. Bu soruya "Hayır." cevabını veren Kemalettin Özdemir, Savcı Zafer Ergün'ün, Mustafa Özcan'ın söz ettîği kitabın Alman vakıflarıyla ilgili kitap olup olmayacağı sorusu üzerine de, "Alman vakıflarına niye sahip çıksınlar ki?" derken; Av. Eren Turan'ın, yapının Alman vakıflarıyla irtibatı olup olmadığına yönelik sorusuna ise "Hükümeti yıpratacak her hareketin içinde olacaklarını düşünüyorum." karşılığını verdi. Kemalettin Özdemir'ın beyanları tamamlandıktan sonra duruşmaya yarım saat ara verildi. Duruşmanın bundan sonraki bölümünde, Sabah yazarı Ferhat Ünlü ile Abdurrahman Şimşek'in 2020'de Nuri Gökhan Bozkır'la Ukrayna'da yaptığı röportajı kaydeden kameraman tanık olarak dinlenecek. Gazeteci Ferhat Ünlü, Hablemitoğlu suikastini yıllardır istihbarat ve terör çalışan bir gazeteci olarak bildiğini, bunun dışında derinlemesine bilgisi olmadıginı söyledi. Hablemitoğlu Ailesinin avukatı, Hablemitoğlu'nu takip ettiği düşünülen kişilerle ilgili görüntülerin ABD'ye gönderilip netleştirildiğine dair yazıyı neye dayanarak yazdığını sorup dosyada buna ilişkin bir bilgi bulunmadığını vurguladı. Ferhat Ünlü bu bilgiyi, şimdi hayatını kaybetmiş olan bir muvazzafın verdiğini belirterek, "Benim bildiğim, gördüğüm iyileştirilmiş görüntü yok. Zaten Hablemitoğlu suikastıyla ilgili söylenen çok şey vardı. İddia düzeyinde yazdım." dedi. Nuri Gökhan Bozkır'la röportaj için Abdurrahman Şimşek'le beraber Ukrayna'ya giden kameraman İbrahim Evrim Ayral'ın tanıklığının sanıkların soru sorma aşamasında Başkan kendisini unutunca Bozkır "Hep beni unutuyorsunuz.Soru sorarken de araya girip kafamı karıştırıyorsunuz." dedi. Başkan, "Ya Allah'an kork, en çok seni konuşturuyorum." karşılığinı verdi. Bozkır da, "Korkunuzdan sorumu unutuyorum." ifaderini kullandı. Bu diyalogun ardından Bozkır, "Bana dosyada olduğunu bilmediğim Mehmet Narin ve Aydın Köstem'i sormuştunuz." dedi. Kameraman Ayral, hatırlamadığını söyledi. Sanık avukatları Hacer Ural ve Ali Soykan da röportajın çözümlerini okuyarak o zaman dosyada olmayan bu iki ismin HTS kayıtlarına nasıl ulaştıkları sorusunu yöneltti. Kameraman İbrahim Evrim Ayral, "Haber için araştırma yapıyoruz. Çeşitli kaynaklardan bilgi alıyoruz. Burada yanlışlık ne? Gazeteciye haber kaynağını mı soruyorsunuz? Sanki büyük bir şeymiş gibi şey yapmanıza gerek yok. Siz beni neyle suçluyorsunuz?" karşılığını verdi. Avukatlar da, dosyada gizlilik kararı varken bunları nasıl öğrendiğini sorduklarını vurgulayıp, "soruşturmanın gizliliğini ihlal etmekle" suçladıklarını kaydetti. Nuri Gökhan Bozkır'ın avukatı Hacer Ural, "Siz Ukrayna'ya bir görev için mi gazetecilik faaliyeti için mi gittiniz?" dedikten sonra röportajda geçen, "Bu röportajı Savcılığa, Başsavcı Yüksel Kocaman'a vereceğiz." sözlerinin ankamını sordu. Kameraman İbrahim Evrim Ayral'ın cevabı, "Bizim hiçbir kuruma, kişiye bilgi verme durumumuz yok. Bilgim yok. Verilmişse verilmiştir. O röportajı yayınlamamamızın sebebi, Toygun Atilla'ya söylediklerinden farklı bir şey söylememesidir." oldu. Sanıklardan Levent Göktaş'ın avukatı Ali Soykan da röportajda Nuri Gökhan Bozkır'ın, "FETÖ'cü olmayan bir savcı olursa konuşurum." dediğini hatırlattı, isim verip vermediğini sordu. Kameraman Ayral, "Hayır." karşılığını verince Nuri Gökhan Bozkır, "Yalan söylemeyin. Savcı Zafer Ergün'de ByLock çıktığını söyleyince ondan değil eşinden çıktığını söylediniz." diye tepki gösterdi. Kameraman Ayral, "Ben mi Abdurrahman Şimşek mi söyledi?" sorusunu yöneltti. Bozkır, "İkiniz de vardınız." dedi. Avukatlar da Ayral'a, "Tanık hatırlamıyordu, ama hatırlamaya başladı." sözleriyle tepki gösterdi. Son olarak Av. Hacer Ural, Nuri Gökhan Bozkır'ın Ukrayna'dan Savcı Zafer Ergün'e yazdığı yazıyı röportaj sırasında Bozkır'a gösterip göstermediklerini sordu. Kameraman İbrahim Evrim Ayral, "Ben mi göstermişim" dedi. Ayral'ın beyanlarının tamamlanmasından sonra yarın devam etmek üzere bugünkü celse sonlandırıldı.

 
Hilal EMEKCİHilal EMEKCİ

YORUMLAR