google.com, pub-5635234458637791, DIRECT, f08c47fec0942fa0

57 Günün Hesabı: Bir Subayın Sessizliğe Sığmayan Hikâyesi

Emekli Kurmay Albay Orkun Özeller, 12 Kasım 2025’te tahliye oldu. 57 gün. Bir ömür değil belki; ama bir Türk subayının düşüncelerinden dolayı demir parmaklıkların ardında...

Gündem - 14-11-2025 15:16

Emekli Kurmay Albay Orkun Özeller, 12 Kasım 2025’te tahliye oldu.
57 gün.
Bir ömür değil belki; ama bir Türk subayının düşüncelerinden dolayı demir parmaklıkların ardında geçirdiği her dakika, bu ülkenin vicdan defterine ağır bir yük olarak yazıldı.

Orkun Özeller sıradan biri değil.
Yıllarca üniformasını terle ıslatmış, sınırda nöbet tutmuş, “vatan sağ olsun” diyerek gözünü kırpmadan ölüme yürümüş bir askerdi. Emekli olduktan sonra da susmadı; bu kez kalemini kılıç gibi kuşandı. Eleştirdi, sorguladı, yanlış gördüğünü söyledi. Çünkü o, devlete değil millete sadıktı.
Devletin yanlışını söylemenin de bir vatan borcu olduğuna inananlardan…

Sonra ne oldu?
Sosyal medya paylaşımları “suç” sayıldı.
Gözaltı, tutuklama, 57 gün hücre…

Yargılama bittiğinde mahkeme, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasından beraat verdi. “Kamu görevlisine hakaret” iddiasında ise hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
Kısacası hukuken “temiz” sayıldı.
Ama o geçen 57 gün?
Onlar geri gelmeyecek.

Bu 57 gün sadece kişisel bir zaman kaybı değil; devletin eleştiriye tahammül sınırını, vatandaşın ise korku eşiğini gösteren bir ibret çizgisiydi.

Şimdi soralım:

Bu ülke düşünceyi suç saymaya başladığında ne kazanır?
Bir subayın sesi kısıldığında güvenlik mi artar, yoksa devlete güven mi azalır?
Tutuklama gerçekten bir “tedbir” midir, yoksa bir “mesaj” mı:
“Sesini yükseltirsen sıra sana da gelir.”

Devleti eleştirmek ihanet değil, vatanseverliğin ta kendisidir.
Yanlışı söyleyemeyen bir milletin doğruyu bulma şansı yoktur.
Atatürk’ün “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” dediği cumhuriyette, düşünen subaylar hapse atılmaz; baş tacı edilir.

Orkun Özeller’in 57 günü sadece onun 57 günü değildir.
Bu, susturulmuş her gazetecinin, gözaltına alınmış her öğrencinin, korkudan tweet silen her vatandaşın ortak hikâyesidir.

O zil hâlâ çalıyor.
Kulağını tıkayanlar değil, o sesi duyup doğrulanlar bu ülkeyi kurtaracak.

Çünkü Türk milleti susmaz.
Susarsa, işte o zaman gerçekten kaybeder. Antalya Zafer Partisi İl Başkanı Yasin Ünal

Günün Diğer Haberleri